İngilizce Çıkarmak
Çeviri: çıkarmak, Sözlük: türkçe » İngilizce
Kaynak dil:
türkçe
Hedef dil:
İngilizce
Çeviriler:
emit, put up, make out, remove, extract, eject
Benzer kelimeler
Diğer Diller
Eşanlamlılar & Çeviriler: çıkarmak
out
- dışarı çıkarmak
- çıkarmak
- dışarı atmak
- kovmak
- nakavt etmek
- soymak
- açmak
- çıkarmak
- açılmak
- başından savmak
- çıkarmak
- atmak
- düşürmek
- bırakmak
- düşmek
- bitmek
- kesilmek
- çıkarmak
- yaymak
- çıkarmak
- yayınlamak
- belirtmek
- ifade etmek
- ödemek
- hesaplamak
- çıkarmak
- ayak kısmını örmek
- boğazını temizlemek
- avlanmak
- avlamak
- seyyar satıcılık yapmak
- işportacılık yapmak
- çıkarmak
- atlamak
- çıkarmak
- ihmal etmek
- unutmak
- savsaklamak
- çıkarmak
- yerinden etmek
- yerini almak
- mahrum etmek
- dinlenmek
- dinlendirmek
- mola vermek
- uyumak
- istirahat etmek
- çıkarmak
- tükürmek
- cızırdamak
- çıtırdamak
- çiselemek
- serpiştirmek
- çıkarmak
- almak
- çekmek
- götürmek
- tahammül etmek
- tutmak
- çıkarmak
- açığa vurmak
- belli etmek
- delik açmak
- çıkarmak
- havalandırmak
- hava almaya çıkmak
- boş bırakmak
- boşaltmak
- hükümsüz kılmak
- terketmek
- çıkarmak
- atmak
- geğirmek
- püskürtmek
- fışkırmak
- çıkarmak
- çıkarmak
- silmek
- sayıyı önlemek
- sonuç çıkarmak
- çıkarmak
- çıkarmak
- kovmak
- atmak
- fırlatmak
- uçaktan atlamak
- sahnelemek
- çıkarmak
- yasallaştırmak
- oynamak
- canlandırmak
- çıkarmak
- kovmak
- dışarı atmak
- sürmek
- sürgün etmek
- terlemek
- sızdırmak
- çıkarmak
- yaymak
- kaçırmak
- dışarı vermek
- ihraç
- çıkarmak
- yayınlamak
- bildirmek
- dağıtmak
- ihraç etmek
- başlatmak
- başlamak
- koyulmak
- yola çıkmak
- kalkmak
- çıkarmak
- soymak
- çıkarmak
- üstünü çıkarmak
- örtüsünü kaldırmak
- açmak
- boşaltmak
- sökmek
- çözmek
- çıkarmak
- kusmak
- çıkarmak
- istifrağ etmek
- püskürtmek
- lav püskürtmek
- çıkarmak
- almak
- düşmek
- çıkarmak
- hesaptan indirmek
- silmek
- çıkarmak
- kazımak
- türetmek
- sağlamak
- çıkarmak
- kaynaklanmak
- soymak
- çıkarmak
- görevden almak
- mahrum etmek
- meydana çıkarmak
- çıkarmak
- öğrenmek
- aydınlatmak
- tepki göstermek
- tepkiye neden olmak
- gelişmek
- açmak
- geliştirmek
- yaymak
- çıkarmak
- evrim geçirmek
- nefes vermek
- oh çekmek
- çıkarmak
- yaymak
- havaya kaldırmak
- kaldırmak
- kapatmak
- bildirmek
- vermek
- çıkarmak
- reddetmek
- geri çevirmek
- kabul etmemek
- istememek
- ıskartaya çıkarmak
- çıkarmak
- kaldırmak
- çıkarmak
- uzaklaştırmak
- gidermek
- görevden almak
- nakletmek
- vurmak
- gibi gelmek
- hesap bakiyesini tespit etmek
- çarpmak
- isabet etmek
- çıkarmak
- açmak
- çıkarmak
- dışlamak
- hariç tutmak
- dahil etmemek
- dışında tutmak
- içeri almamak
- çıkarmak
- salgılamak
- çıkarmak
- boşaltmak
- boşaltmak
- tüketmek
- çıkarmak
- kurutmak
- bitirmek
- yormak
- silmek
- çıkarmak
- çıkarmak
- çekmek
- ihraç etmek
- almak
- özünü çıkarmak
- sağlamak
- ihraç etmek
- preslemek
- çıkarmak
- sıkıp çıkarmak
- sıkmak
- geçirmek
- hesaplamak
- çıkarmak
- yön değiştirmek
- iyi yola sevketmek
- düzeltmek
- çıkarmak
- mahkemeye çıkarmak
- çıkarmak
- çıkmasına izin vermek
- salıvermek
- bollaştırmak
- genişletmek
- kiraya vermek
- tamamen ödemek
- hesabını kapatmak
- parasını verip kovmak
- acısını çıkarmak
- öç almak
- çıkarmak
- sunmak
- sahneye koymak
- vermek
- bulunmak
- tanıtmak
- çıkarmak
- kışkırtmak
- tahrik etmek
- kızıştırmak
- sebep olmak
- üstüne varmak
- çıkarmak
- yayınlamak
- basmak
- çıkarmak
- duyurmak
- ilan etmek
- kamuoyuna açıklamak
- ertelemek
- baştan savmak
- soğutmak
- canını sıkmak
- zorla indirmek
- çıkarmak
- çıkarmak
- söndürmek
- dışarı çıkarmak
- dışarı atmak
- bozmak
- kızdırmak
- çıkarmak
- yatağından çıkarmak
- uzaklaştırmak
- freze etmek
- kazımak
- kaşımak
- kaşınmak
- tırmalamak
- tırnaklamak
- çıkarmak
- kusmak
- çıkarmak
- silmek
- temizlemek
- çıkarmak
- son vermek
- çıkarmak
- yerinden oynatmak
- kovmak
- evi boşalttırmak
- yerinden çıkarmak
- yerinden etmek
- yerine geçmek
- çıkarmak
- geri çekmek
- çekmek
- çekip çıkarmak
- boşaltmak
- çıkarmak
- saptırmak
- çıkarmak
- çekmek
- taslağını çizmek
- ana hatlarıyla çıkarmak
- konuşturmak
- söyletmek
- yaymak
- çıkarmak
- kaçırmak
- farketmek
- anlam çıkarmak
- çıkarmak
- başarmak
- idare etmek
- geçinmek
- kenara çekmek
- çıkarmak
- soymak
- kazanmak
- koparmak
- almak
- çıkarmak
- yatağından çıkarmak
- uzaklaştırmak
- freze etmek
- silmek
- çıkarmak
- almamak
- diskalifiye etmek
- kabul etmemek
- reddetmek
- kaçmak
- tüymek
- çıkarmak
- sıyırmak
- kusmak
- çıkarmak
- çıkarmak
- çıkarma yapmak
- çıkarmak
- götürmek
- alıp götürmek
- havalanmak
- kaldırmak
- öldürmek
- çıkmak
- çıkarmak
- yormak
- dışarı çıkarmak
- yemeğe götürmek
- silmek
- çıkarmak
- temizlemek
- ovarak çıkarmak
- ödemek
- kapamak
- çözmek
- çalışma yapmak
- istenilen sonucu vermek
- çözmek
- halletmek
- çıkarmak
- yayımlamak
- çıkarmak
- ortaya çıkarmak
- yerinden çıkarmak
- sarsmak
- şaşırtmak
- çıkarmak
- kaydırmak
- oynatmak
- sökmek
- parçalamak
- yürürlükten kaldırmak
- çıkarmak
- dağıtmak
- boşaltmak
- kovmak
- çıkarmak
- sürmek
- araba ile yol almak
- gidermek
- elemek
- çıkarmak
- atmak
- bertaraf etmek
- elimine etmek
- aydınlatmak
- çıkarmak
- almak
- açıklamak
- kurtarmak
- salıvermek
- serbest bırakmak
- çıkarmak
- zor durumdan çıkarmak
- açığa çıkarmak
- çıkarmak
- atmak
- oyundan çıkarmak
- çıkmasını söylemek
- çıkarmak
- kovmak
- printırdan çıkarmak
- çıkarmak
- atmak
- fırlatmak
- dışarı atmak
- çıkarmak
- filizlenmek
- fırlamak
- çıkıntı yapmak
- çıkmak
- besbelli olmak
- bariz olmak
- dayatmak
- çıkarmak
- çıkarmak
- almak
- çıkarmak
- düşürmek
- indirmek
- çıkarmak
- üstünden atmak
- kurtulmak
- başından atmak
- çiziktirmek
- atlatmak
- dışarı atmak
- çıkarmak
- reddetmek
- ileri sürmek
- savurmak
- söylemek
- atlatmak
- üstesinden gelmek
- çıkarmak
- ateşlemek
- patlatmak
- neden olmak
- çıkarmak
- kesmek
- çıkarmak
- birbirinden ayırmak
- fişini çekmek
- bağlarını koparmak
- düşünerek bulmak
- çıkarmak
- düşünmek
- yaymak
- çıkarmak
- bildirmek
- yayınlamak
- duyurmak
- kusmak
- çıkarmak
- vurup kesmek
- vurup koparmak
- silmek
- üzerini çizmek
- çıkarmak
- basmak
- güçlükle çekmek
- zorla sızdırmak
- zor zor söyletmek
- çıkarmak
- yaymak
- çıkarmak
- çıkarmak
- karalamak
Benzer kelimeler: çıkarmak
çıkarmak ne demek, çıkarmak ile çıkartmak arasındaki fark, çıkarmak sözcüğü aşağıdaki cümlelerin hangisinde diğerlerinden farklı bir anlamda kullanılmıştır, çıkarmak ingilizce, çıkarmak çıkartmak, çıkarmak dil sözlüğü İngilizce, İngilizce çıkarmak
Çeviriler
- İngilizce çürümek - decay, languish, putrefy, rot, fester, canker
- İngilizce çıban - ulcer, boil, abscess, swelling, gathering, blain
- İngilizce çıkma - outbreak, rise, emergence, out, go, come
- İngilizce çıkmak - follow, come out, break out, walk out, exit, quit
Rastgele kelime
İngilizce Çıkarmak - Sözlük: türkçe » İngilizce
Çeviriler: emit, put up, make out, remove, extract, eject
Çeviriler: emit, put up, make out, remove, extract, eject