İngilizce Büyütmek - Çeviri / Sözlük türkçe

Çeviri: büyütmek, Sözlük: türkçe » İngilizce

Kaynak dil:

türkçe

Hedef dil:

İngilizce

Çeviriler:

grow, magnify, augment, enlarge, raise, to see larger

Benzer kelimeler

türkçe grow

türkçe magnify

türkçe augment

Diğer Diller

Eşanlamlılar & Çeviriler: büyütmek

grow

yetişmek
büyümek
gelişmek
yetiştirmek
büyütmek
üretmek

rear

yetiştirmek
büyütmek
kaldırmak
yukarı kaldırmak
dikmek
inşa etmek

raise

yükseltmek
artırmak
kaldırmak
yetiştirmek
kabartmak
büyütmek

dilate

genişletmek
genişlemek
büyütmek
açmak
açıklamak

expand

genişletmek
şişirmek
büyütmek
açmak
yayılmak
genişlemek

foster

beslemek
teşvik etmek
büyütmek
bakmak
gayretlendirmek

rebore

deliği genişletmek
büyütmek

amplify

yükseltmek
büyütmek
genişletmek
artırmak
geniş olarak açıklamak

augment

artırmak
çoğaltmak
uzatmak
büyütmek
artmak
çoğalmak

enhance

artırmak
yükseltmek
büyütmek
abartmak

enlarge

büyütmek
genişletmek
geliştirmek
uzatmak
büyümek
genişlemek

glorify

övmek
göklere çıkarmak
tapmak
büyütmek
abartmak

greaten

büyütmek
büyümek

magnify

büyütmek
abartmak
göklere çıkarmak
övmek

nourish

beslemek
gütmek
büyütmek
desteklemek

nurture

beslemek
yetiştirmek
büyütmek
terbiye etmek

soup up

gücünü artırmak
güçlendirmek
geliştirmek
büyütmek

bring up

büyütmek
yetiştirmek
beslemek
terbiye etmek
durduruvermek
azarlamak

make big

büyütmek

dramatize

dramatize etmek
oyun haline getirmek
abartmak
büyütmek
abartılı davranmak
sahnelenmeye uygun olmak

overstate

abartmak
büyütmek

aggrandize

yüceltmek
abartmak
büyütmek
artırmak
çoğaltmak

exaggerate

abartmak
büyütmek
şişirmek
aşırıya kaçmak
abartılı konuşmak
ileri gitmek

make the most of

olabildiğince faydalanmak
en iyi şekilde yararlanmak
büyütmek

Benzer kelimeler: büyütmek

büyütmek cümle, büyümek sözlük anlamı, büyütmek ne demek, büyütmek zıt anlamlısı, büyütmek anlamı, büyütmek dil sözlüğü İngilizce, İngilizce büyütmek

Çeviriler

İngilizce büyüme - increase, development, increment, growth, accumulation, growing, expansion
İngilizce büyümek - increase, grow up, grow, growing, to grow, growth
İngilizce bıkkın - weary, fed up, bored, get bored, exasperated, disgusted
İngilizce bıldırcın - quail, quails, the quail, of quail

Rastgele kelime