İngilizce Tartışmak - Çeviri / Sözlük türkçe

Çeviri: tartışmak, Sözlük: türkçe » İngilizce

Kaynak dil:

türkçe

Hedef dil:

İngilizce

Çeviriler:

debate, discuss, argue, to discuss, discussing

Benzer kelimeler

türkçe debate

Diğer Diller

Eşanlamlılar & Çeviriler: tartışmak

bust

bozulmak
bozmak
becerememek
sona ermek
vurmak
tartışmak

moot

tartışmak

spar

boks yapmak
boks maçı yapmak
kavga etmek
tartışmak
ağız kavgası etmek
münakaşa etmek

argue

tartışmak
görüşmek
itiraz etmek
karşı gelmek
iddia etmek
münakaşa etmek

brawl

kavga etmek
tartışmak
gürül gürül akmak

bicker

atışmak
çekişmek
şırıldamak
pırıldamak
titreşmek
tartışmak

debate

tartışmak
çekişmek
danışmak
düşünüp taşınmak
dikkate almak

jangle

çıngırdatmak
çıngırdamak
tıngırdamak
atışmak
çalmak
tartışmak

set to

başlamak
girişmek
koyulmak
uğraşmak
tartışmak
kavga etmek

canvass

sipariş toplamak
propaganda yapmak
kamuoyu yoklaması yapmak
seçmenleri dolaşarak oy istemek
reklâm yapmak
tartışmak

contend

uğraşmak
yarışmak
savaşmak
çekişmek
tartışmak
rekabet etmek

discuss

tartışmak
görüşmek
tadına varmak
tadını çıkarmak

dispute

tartışmak
çekişmek
karşı koymak
itiraz etmek
şüphe etmek
münakaşa etmek

wrangle

kavga etmek
dalaşmak
birbirini yemek
tartışmak

altercate

kavga etmek
atışmak
tartışmak

challenge

meydan okumak
düelloya davet etmek
boy ölçüşmek
davet etmek
kafa tutmak
tartışmak

negotiate

görüşmek
tartışmak
ciro etmek
paraya çevirmek
kırdırmak
başarmak

controvert

yalanlamak
çürütmek
karşı gelmek
tartışmak
reddetmek

have a set-to

tartışmak
kavga etmek

have a row with

atışmak
tartışmak
kavga etmek

have words with

atışmak
tartışmak

join issue with

tartışmak
münakaşa etmek

take issue with

tartışmak
münakaşa etmek

Benzer kelimeler: tartışmak

tartışmak ingilizce ne demek, tartışmak ingilizce, tartışmak ile ilgili ayetler, tartışmak sözlük anlamı, tartışmak eş anlamlısı, tartışmak dil sözlüğü İngilizce, İngilizce tartışmak

Çeviriler

İngilizce tarla - field, farm, plantation, fields, the field
İngilizce tartışma - argument, dispute, debate, conflict, discussion, controversy
İngilizce tarz - form, way, kind, manner, fashion, mode, variety, ...
İngilizce tarçın - cinnamon, of cinnamon, the cinnamon, cinnamic

Rastgele kelime